, ,

Kendini bilmeyen insan kâinatı da Allah’ı da tanıyamıyor.


Kendini bilmeyen insan kâinatı da Allah’ı da tanıyamıyor.


 Hayat bir yolculuk, yaptığımız yolculukta bazen kısa bazen uzun verdiğiniz kararlar kaderimizi etkilemektedir. Önemli olan, verdiğiniz kararların olumlu yönden arkasında durmaktır. İnsan BİZ demeden önce BEN diyebilmeli, önce kendini sevmeli, kendine değer vermeli, içindeki BEN’i olumlu yönden ortaya çıkarmalı.

Varlığına, maneviyatına  iyice sarılmalı, kendini tanımalı. İnsan ne kadar kendini sever tüm benliğiyle sarılırsa, o kadar yaşamı da  kucaklar. Hayatımız pamuk ipliğine bağlı, bu yüzden insan kendini bilmeli. Tabi bunun aynısını beraberlik yaşayacağımız kişi de yapmış olmalıdır. Bunun farkında olarak birlikte hareket edildiğinde BİZ kavramı daha kuvvetli olur.

 Hayat mucizelerle dolu bir yolculuktur. 

Bu yolculukta bize eşlik eden ailemiz sevdiğimiz sosyal çevremiz ve bir sürü insan olacaktır. Siz bu yaşam yolunda  sessiz sakin yürürken birileri gelip size seslenecek ve size el uzatacak. Kalbinize ruhunuza  dokunacak, belki sizin ummadınız girdaplı bir yolda onun size aktardıklarıyla   sağlıklı adımlar atmanızı sağlayacak. Belki hayat yolunuzda vesile olacak, kim bile bilir belki.

Siz birilerine destek olacaksınız belki, siz iyi anlamda manevi dokunuşlarla karşınızdaki kişilere yada kişiye bir yol göstereceksiniz. Belki o kişiyi gittiği yanlış yoldan, yanlış düşüncelerden arındırıp kişiye farkındalık yaratacaksınız.

Hayat paylaşınca güzeldir. Dost dediğiniz gönülden desteklediğiniz kişileri yanlış yoldayken olduğu yoldan döndüre bilirsiniz. Seyirci kalmayın, ilminizi bilginizi doğru bildiklerinizi aktarın.

Herkes  yaşadıklarından bir ders çıkardır. Komşumun başına geldi benim başıma gelmez düşüncesinden kurtulalım.   Hayat bizlere bir şeyler yaşayıp öğretiyor.

 Kendimizi olumlu yönden geliştirmek, öğrenmemiz ve öğrendiklerimizi çevremize aktarmamız için bir fırsat veriyor. 

Şimdi gel kendi mucizeni kendini severek yarat.

İçin için ağlama, yanlış insanlara bel büküp boyun eğme.  

Maneviyatını güçlü tutarak ruhsal boyutun enerjisine katıl. Duanı kalbinle birleştir.

Kalbini kapalı paslı tıkanmış kötü düşüncelerden arındır.  Geç kaldım yada çok erken geç deme. Şeytanla   yapılan anlaşma kalıcı değildir, nefsinin imanının önüne geçmesini müsaade etme!

Hayat  tesadüflerle doludur, belki bu yazımı okuyan bir kişiye bir yol pusulası belirleyip yolunu aydınlatacaktır.  Hayat asla pes edeni sevmez, hayatı sevmek için önce kendinden başla.Bu yolculukta ektiğin tohumları ilmek ilmek işleyerek yolunu çizeceksin. Hepimiz bu yaşam çarkın içindeyiz , hayat bize verilen bir emanettir. Bunun değerini bilelim. Maalesef ki  bazı insanlar doyumsuz, her şeyi olduğu halde hala isyan ediyor ,ağlıyor şükür kelimesi ağzından nadir çıkıyor. Bazıları ise elinde olanla yetinip azıcık aşım kaygısız başım der. İsyan içerisinde olmayalım. Her anımıza bir nefese bile, şükür diyelim    yolumuza devam edelim. Tabi ki çalışıp emek vereceksiniz, ama kendinden nefret ederek isyan ederek olmaz ki. O zaman hayat sana öyle bir tokat atar ki ne olduğuna şaşarsın. Hayata karşı  BEN olmadan, BİZ olmaya çalıştık hep.Önce kendini tanı ,kendini sev. Hayat yaşamaya gebedir ,iyi kötü yolunu seçmek, yanlışı fark edip, biran önce doğru yola dönmektir. İnsan asla mutlu  yuvasını terk etmez, vaz geçmez.  Yaşanan bazı sağlıksız evliliklerin ve uzun süreli ilişkilerin içinde cebelleşip duruluyor. Hangi tarafını tutsak sökülüyor, yamamaya çalıştıkça bir tarafı yıpranıyor. Oysaki  insan sona geldiğini bir fark etse, her iki tarafta rahat bir nefes alacaktır. Bazı ilişkilerde uzun yıllar geçse de emek verdiği sıkıntılara karşı göğüs gerdiği zaman sevgi saygısını sonucunu alıp  mutlu sona ulaşıyor. Bu dünyada ilim bilim özgür irade yasası gereği, senin benim bizlerin seçimlerine müdahale etmiyor, bizler istemediğimiz sürece. 

Peki bu zaman israfını önlemek için ne yapmalıyız?

 Bazen düşünüyorum da şu sınırlı aklımızla ne kadar da çok şeyle müdahale ediyoruz. Sürekli düşünceler üretiyoruz. Oysa ki evrende işleyen ilahi bir mekanizma var, evrensel zeka. Bizim küçük bir bakış açısıyla gördüğümüz bir olayı, alıp evirip çevirip tüm boyutları ile görebilen, olabilecek tüm olasılıkları hesaplayan. Sonunda bizim en yüksek hayrımız için olanı bize sunabilecek bir potansiyel. Bu potansiyele güvenmenin adı ise teslimiyet. Teslim halinde olduğumuzda akış halinde oluyoruz ve karşımıza çıkan her şeyi sonsuz bir güven ve sevgi ile kabul ediyoruz. Tabi teslimiyet denildiğinde bu kelime bazı kişiler tarafından yanlış da yorumlanabiliyor. Otur bekle hiçbir şey yapma gibi.

 Ama hayır bu böyle bir şey değil. Gerçek teslimiyet sana şunu anlatıyor;

 İsrâ Suresi - 85 . Ayet Sözlükte ruh “can, nefes, güç” gibi anlamlara gelir. Kim iyi bir iş yaparsa, bu kendi lehinedir. Kim de kötülük yaparsa aleyhinedir. Rabbin kullara asla zulmedici değildir." (Fussilet, 41/46) İnsana ait olan iradeden bahseden ayetler ise, insanın sınırlı ve cüzi olan iradesini ortaya koyar. Yani insan bir şeyin olmasını ister, Allah yaratır 99﴿ And olsun ki sana apaçık âyetler indirdik. Onları ancak fâsıklar inkâr eder.


Share:

1 yorum:

  1. Sadece tevekkül ediyoruz insanlık bir tuvap olmuş dizinde güzel yazillariniz ve anlatımının eşsiz 👏👏👏

    YanıtlaSil